Home / Karışık / Sarayın Savaşı Neye Mal Oluyor? – Derya Koca

Sarayın Savaşı Neye Mal Oluyor? – Derya Koca

Günlerdir PKK ile TSK arasında yaÅŸanan gerilim dün sıcak  çatışmaya dönüştü. Yaklaşık 12 gündür devam eden düşük yoÄŸunluklu çatışmada dün , PKK’nin yola döşediÄŸi bomba neticesinde  TSK’nın saatler sonra yapabildiÄŸi açıklamaya göre 16 asker öldü. PKK’nin kontrol altında tuttuÄŸu bölgeden cenazeler,  halkın devreye girmesiyle alınabildi.

Eski Hakkari BDP milletvekili Esat Canan’ın bölge halkıyla beraber olay yerinde yaptığı gözlemleri twitter hesabından ÅŸu ÅŸekilde açıkladı: 

“Yüksekova-Doski bölgesinde çıkan çatışmada hayatını kaybeden 16 askerin cenazesini bizzat benim de içinde bulunduÄŸum sivil heyet almıştır. Saat 15.30 civarında olay bölgesine ulaÅŸtık.Cenazeler sahipsizdi.Etrafa dağılan cenazeleri ben ve arkadaÅŸlarım kendi araçlarımıza taşıdık. Asker cenazelerini araçlarımıza taşıdıktan sonra bölgeye gelen askeri yetkililere cenazeleri teslim ettik. Hayatını kaybeden askerlere Allah’tan rahmet yakınlarına baÅŸsaÄŸlığı ve sabır diliyorum.”

Halkın cenazeleri alırken çekilen görüntüler:

DavutoÄŸlu’ nun yaptığı açıklama ise bölgenin gerçekliÄŸini inkar ederek şöyle söyledi:

“Güvenlik birimlerimiz özel birliklerle bu sabah takviye edilerek bu karayolu üzerindeki alanı kontrol altına almış, ÅŸehit düşen kahraman askerlere ulaÅŸmış ve tahliye etmiÅŸtir. “

TSK’nin gece 03.30′ a kadar açıklama yapamadığı saatlerde DavutoÄŸlu milli maçta olayı bilmesine raÄŸmen hiçbir ÅŸey olmamış gibi davranıyordu ancak ErdoÄŸan canlı yayında açık açık ‘400 vekil alsaydım bu olay olmazdı’  diyerek  savaşın neden bütün ÅŸiddetiyle devam ettiÄŸini açıkça ilan etmiÅŸ oldu. Aynı saatlerde  Hürriyet gazetesini AKP’li  bir grup AKP İstanbul Milletvekili ve partinin Gençlik Kolları BaÅŸkanı Abdurrahim Boynukalın basarak  ilgili haberin yayınlanması karşısında ” 1 Kasım seçimlerinin sonuçları ne olursa olsun seni baÅŸkan yaptıracağız” diyerek HDP’yi açıkça tehdit etti.

SavaÅŸ sadece sarayı güçlendirir.SavaÅŸ konseptinde her türden otoriter eÄŸilimler güçleniyor, toplumsal muhalefet hedef haline geliyor.Dahası, toplum devletin otoriterliÄŸinin “meÅŸruiyetini” savunur hale getiriliyor. Baskı ve zorbalık vatan millet edebiyatıyla meÅŸrulaÅŸtırıyor. ÖrneÄŸin devrimci örgütlerin kitle çalışması yapması iki haftadır Ankara sokaklarında engelleniyor. Seçim öncesi yükselen tansiyon AKP’nin tüm muhalefete karşı elini güçlendiriyor.

Bir günlük bilançonun ortaya çıkardığı şey; şovenizmin tavan yapması ve  toplumsal kutuplaşma.Ülkenin çeşitli yerlerinde bugün HDP ve büroları  faşistler saldırdı. İstanbul’da Kağıthane’den Çağlayan’a gitmek için otobüs beklerken, cep telefonunda Kürtçe konuşan 21 yaşındaki Sedat Akbaş, 6 kişi tarafından bıçaklanarak öldürüldü. Irkçı saldırılar bir günde gün yüzüne çıktı.

Bu kutuplaÅŸma ve çatışma ortamı AKP’ye, saraya yarıyor. Gezi’de Kürt ve Türk gençlerinin ortak mücadelesinin diktatörü temelinden sarstığı günlerin üzerinden  yaklaşık 2 yıl sonra yeniden emekçi halklar arasında kin ve nefret tohumları ekiliyor. Cizre’deki halk ise tam bir tecrit edilmiÅŸlikle adeta ablukada yaÅŸamaya mecbur bırakılıyor. Yiyecek bulunamıyor, saÄŸlık hakkı engelleniyor , yaÅŸam hakkı hiçe sayılıyor …  Diyarbakır’daki saldırıların boyutu ise bugün sokaÄŸa çıkma yasağının bitmesinin ardından bombalanan, yakılan, kurÅŸunlanan evlerin fotoÄŸraflarıyla ortaya çıktı. 2 yıl önce polis ve devletin ÅŸiddetinin, basının kirli yüzünün görüldüğü günlerden çok hızlı bir ÅŸekilde geriye gidilmesine zemin hazırlayan bir ÅŸovenizm dalgası Cizre’deki katliamlara kulakları kapatıyor.

AKP, HDP’nin barajı geçmesiyle elde edemediÄŸi iktidarı ÅŸovenizmin gücüyle kazanmak 11896136_279366275567480_6467828652770847951_nistemektedir. Emekçi halka yönelik her türlü cinayeti, polis terörünü, yolsuzluÄŸu, hırsızlığı, savaşı ve zulmü reva gören AKP’nin suçları çatışmanın gölgesinde kalmasına izin vermeyelim.Unutulmamalıdır ki bugün savaÅŸ doÄŸrudan AKP’nin sorumluluÄŸundadır. Asker cenazelerinde Türkiye tarihinde ilk kez ortaya çıkan savaÅŸ karşıtı feryatlardan korkan AKP’nin tutuklamalarla susturmaya çalıştığı bu sesi büyütmenin tam zamanıdır.  “Saraylara savaÅŸ kondulara barış” sloganı bugün yoksullar saray için kardeÅŸini öldürmeyecek demek kardeÅŸlik için en temek sloganımızdır.

Artık bir vasfı olmadığını bilinen DavutoÄŸlu ise kendisini ispatetmek için en yapmacık hali ile ” o daÄŸlar teröristlerden temizlenecek” dedi. Bu, yeni katliamların önünü açacağını ilanıdır.  90’lar boyunca Çiller’in daÄŸlara ilan ettiÄŸi savaÅŸ  ise bir çözüm getirmedi. Kısacası AKP tarihten  ders çıkarmıyor, sarayın baÅŸkanlığı için her yolu mübah gören zihniyeti yeniden yürürlüğe sokuyor. Seçim öncesi AÄŸrı’daki provokasyona benzer nice kirli yöntemden medet uman AKP yenilmeye mahkumdur.Bu saldırılar ne Kürt halkını sindirmeye  ne de  Tayyip’i baÅŸkan yapmaya yetecektir.

Emekçi halkların, 18 bin lirası olmayan  yoksul çocuklarının bu savaşın daha fazla kurban olmaması için hemen ÅŸimdi daha gür sesle “İnadına halkların kardeÅŸliÄŸi”  demek zorundayız.

Kürt halkının meşru taleplerinin müzakere temelinde karşılanması için devletin saldırılarının sonlanması gerekmektedir.

Diktatörlük rejiminin savaş naralarına karşı: İnadına halkların kardeşliği!

Ölüm değil çözüm! Karşılıklı ateşkes! Devlet müzakereye!

Etiketlendi: