SEP’ten Açıklama: Vergiden Muaf, İnsanca bir Asgari Ücret!
Asgari ücret görüşmelerinin ikinci oturumu bugün. Her sene olduğu gibi emekçilerin sefalete mahkum oluşu, eline “iş ve aş” yazarak intihara sürüklenen emekçinin açıkça gözlere soktuğu tablo, açlık sınırının altında asgari ücretle yaşamaya mahkum edilen milyonlarca emekçi ve aileleri, asgari ücreti patronların çıkarına belirleyen komisyonun umrunda değil. Tiyatro misali masalar kurulup dağıtılıyor da ekonomik krizin salgınla derinleşmesinin emekçi halkın üzerinde yarattığı yıkım saklanıp gizlenmeye çalışılıyor.
Emekçiler sefalete, intihara sürüklenirken Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanı “yoksulluğu bitirdik” açıklamasıyla bütün bir toplumun önünde masal anlatıyor. Akıllarınca halkla dalga geçenlerden hesap sormak için bu hikayeyi değiştirmek; emekçinin gücünü göstermek zorundayız.
ASGARİ ÜCRET TÜM ÜCRETLER ÜZERİNDE BELİRLEYİCİDİR!
Asgari ücret taban ücreti olarak sadece asgari ücretli emekçiyi değil ülkedeki tüm çalışanların ücretini belirliyor. O yüzden de patronlar için çok kritik bir öneme sahip. Çünkü bu ülkede 3 milyonun üzerinde asgari ücretin de altında çalışan emekçi var. Asgari ücret ve civarında çalışan emekçi sayısı ise her geçen yıl katlanarak artıyor; tüm ücretli çalışanların yüzde 64’ü (12,5 milyon işçi) asgari ücretin altı ile asgari ücretin bir buçuk katı arasında bir ücrete mahkum yaşıyor.
Bunun anlamı köle gibi çalıştırılıp, ölmeyecek kadar sefalet ücretleriyle yaşamaya mahkum edilmektir. İşte emekçilerin geçim derdiyle intihara sürüklenmesinin gerçek sebebi budur ve failleri hükümet ve patronlardan başkası değildir.
VERGİ YÜKÜ ASGARİ ÜCRETLİNİN SIRTINDA KAMBUR!
Emekçilerin ücreti, çalışma koşulları, pandemi döneminde emekçiye ayrılacak bütçeye gelince kaynak yok!
Pandemi dünyayı vurdu diye çamura yatan hükümetin sırf geçen sene patronlara sağladığı teşvik ve vergi indirimleri 195 milyar TL!
Dile kolay!
Ama doymuyorlar. Şu iki resmi gözünüzde canlandırın. Emekçi bir baba çocuğuna marketten mama çalarken yakalanıyor. 2021 bütçesi oluşturulurken önümüzdeki sene için patronlara bu sefer 230 milyar TL’lik teşvik ve vergi indirimi sağlanacağı açıklanıyor.
Peki salgının faturası yine kime yıkılacak? Patronları ihya etmek için asgari ücretliden vergi alınacak.
Asgari ücretli bir işçi bir yılın 122 gününü vergiler için çalışıyor. Yaklaşık 400 TL maaşından kesinti yapılıyor.
AKP ve Patronların yağma düzeni bir emekçi için artık katlanabilir olmaktan çıkmıştır. Rantla, ihale yolsuzluklarıyla, vergi aflarıyla, teşvik paketleriyle, Yap-İşlet-Devret mega projeleriyle ihya ettikleri patronlar cumhuriyeti bir emekçi cehennemi olmuştur.
Dolar kurunun yükselişiyle artan hayat pahalılığını TÜİK verileriyle gizlemeye çalışsalar da mızrak çuvala sığmıyor. Gıda ve temel tüketim malları enflasyonu, kira ve faturalar derken asgari ücretli bir emekçi ailenin ayın sonunu getirmesi imkansız hale geliyor. Emekçiler borçla hayat döndürmeye çalışırken yoksulluk buhranı giderek artıyor.
Emekçi Kardeş,
Alınterimizin karşılığını almak için mücadele etmek zorundayız. Sosyalist Emekçiler Partisi olarak bilfiil sokaklarda asgari ücretin belirlenmesinde emekçilerin talepleri için seferber oluyoruz;
Asgari Ücret Vergiden Muaf Tutulmalı, Emekçinin iliğini-kemiğini sömüren zenginlerden artan oranlı servet vergisi alınmalıdır.
Yıllık Gıda ve temel tüketim malları üzerindeki gerçek enflasyona göre bir emekçi aile için insanca, yaşanabilir bir asgari ücret belirlenmelidir.
Salgın nedeniyle ücretsiz izin fırsatçılığına son verilsin!
Patronlara teşvik vermeyi kesin, asgari ücretin bile altında ücretlerle sefalete mahkum yaşayan, salgında işsiz ve gelirsiz kalan emekçilere temel yaşam standartlarını karşılayacak bir gelir sağlansın!
Yap-işlet devret, kanal İstanbul gibi mega projelerle patronları ihya etmeye son verilsin. Kaynaklar emekçiler için kullanılsın.
Ama yetmez birlikte omuz omuza emekçilerin gücünü ve mücadelesini yükseltmek zorundayız. Patron partilerine karşı işçi sınıfının sesini yükseltmek için SEP saflarında örgütlen!