ondört yaşım diken ile kaplanmış
göz ucuma karıncalar toplanmış
kurşun gelmiş kaşlarımın üstüne
alın yazım okur gibi saplanmış
uyu memik oÄŸlan uyu
öte geçelerde büyü
dağı dağa kavuşturan ben idim
suyu suya eriÅŸtiren can idim
yükledim mi gece vakti kaçağı
karanlıkta ışılayan gün idim
uyu memik oÄŸlan uyu
öte geçelerde büyü
Roboski katliamının bir yıl dönümü daha geldi. Bir gece, devletin jetleri sınırda üç kuruÅŸ para için bölgenin tüm yetkililerinin bildiÄŸi kaçakçılığı yaparken 34 can katledildi. O zaman da televizyonlar ÅŸu an IŞİD tarafından yakılan askerilerin katledilmesinin peÅŸi sıra yaÅŸanan ölüm sessizliÄŸine gömülmüşlerdi. Ölüm sessizliÄŸi ilk kez bu kadar kendi anlamının karşılığı haline geldi. Faili devlet olan her katliamın ardından bu sessizlik yaÅŸanır. Sorsanız ortalık hamaset ve yetkili ağızların açıklamalarından geçilmez ancak gerçek, gün yüzüne asla çıkarılmaz.Â
Roboski katliamı, 28 Aralık 2011 gecesi, jetlere ve bombalara alışkın bir coÄŸrafyada yaÅŸandı. Kürt halkının yaÅŸadığı sayısız katliamlardan biriydi. 28’i aynı aileden 34 kiÅŸi bombardımanıyla öldürüldü. 19’u çocuktu. Adı teröriste, kaçakçıya çıkan çocuklar. 33 KurÅŸun olayında katledilenlerin katillerini daÄŸa taÅŸa vermiÅŸ bir devletin ülkesinde çocukluÄŸunu yaÅŸayamadan katledildi Memik OÄŸlanlar.  YoksulluÄŸun ve savaşın ortasına doÄŸan çocuklar, boylarından büyük battaniyelere sarıldılar, traktör kasasında taşındılar..
Roboski, AKP döneminin en karanlık ve en kanlı katliamlarından birisiydi . SoruÅŸturma süreçleri beklendiÄŸi gibi oldu: fail yoktu. Para ve vahÅŸetin iktidarında ailelere Şubat 2012’de BaÅŸbakanlık tarafından 123’er bin liralık toplam 4 milyon 182 bin lira tutarındaki tazminat ailelere sus payı olarak teklif edildi. Ancak aileler parayı kabul etmemiÅŸti. AKP’nin dünyasında her ÅŸey para ve güçten geçtiÄŸi için ailelerin parayı neden reddettiÄŸi dahi anlaşılmamış olabilir.Â
Diyarbakır Cumhuriyet BaÅŸsavcılığı, olayla ilgili soruÅŸturma hakkında Haziran 2013’te görevsizlik kararı verdi ve dosyayı Genelkurmay BaÅŸkanlığı Askeri Savcılığı’na gönderdi.Genelkurmay BaÅŸkanlığı Askeri Savcılığı 7 Ocak 2013 tarihli gerekçeli kararında, “gerek şüphelilerin gerekse olayda görev yapan diÄŸer TSK personelinin, TBMM ve Bakanlar Kurulu kararları çerçevesinde kanunun emrini icra kapsamında kendilerine verilen görev gereklerini yerine getirdikleri, görev gereklerini yerine getirirken kaçınılmaz hataya düştükleri, dolayısıyla eylemleri hakkında kamu davası açılmasını gerektiren sebep bulunmadığının anlaşıldığı” denerek takipsizlik kararı verildi. Devlet geleneÄŸi bozulmadı, bir kez daha katiller korundu. O günden bu güne ise katliamın soruÅŸturulmasına dair hiçbir ilerleme olmadı. “Çözüm süreci”nde 34 köylüyü havadan bombalayanların iktidarında savaÅŸ 2016’da savaÅŸ Kürt ÅŸehirlerini yaktı, yıktı. Binlerce kiÅŸi yaÅŸamını yitirdi.
Şimdiyse AKP, Kürt hareketinin siyasi temsilcilerini ve üyeleri tek tek cezaevlerine göndermekle meşgul. Başkanlık rejimine giden yol kanla döşeniyor. Ancak AKP  her şeyin kendisi için iyi gideceği gibi bir yanılsamaya sahipse de bu coğrafyanın ölmek bilmez, bombalarla susmaz mücadele geleneği bu gidişata dur diyecektir.
Bugünlerde iktidarın modası geçmiÅŸte eline bulaÅŸan ne kadar kan ve pislik varsa hepsini “FETÖ”ye yıkmak. Kendi iktidar geçmiÅŸini temizlemek. Ancak ne Roboski ne 10 Ekim ne  Soma’da  sayısız insanın canını alan iktidar bunları hafızadan silme gücüne sahip. Tek varsayımı ve “kurtuluÅŸu” ÅŸu hesapta: hesap vermekten  kurtulan ve hikmetinden sual olunmaz bir diktatörün ülkesinde yaÅŸamayı kabul etmiÅŸ umutsuz milyonlar yaratmak. Tüm baÅŸarısı buna baÄŸlı. Acıyı yok edemezler. Gerçekleri silemezler. O halde korku imparatorluÄŸu kurmak en basit yol gibi görünüyor. Ancak o hesap tutmaz!  Einstein iktidarın bu aptallığının güzel bir tanımını yapmış:  aynı şeyi defalarca yapıp farklı bir sonuç beklemek… AKP önce de sayısız kez aynı yöntem denendi. Faili meçhuller, katliamlar, cezaevleri… Onlar da sinmiÅŸ ve umudunu yitirmiÅŸ bir halk görmeyi beklediler. Olmadı.
Hayatın aÄŸacı yeÅŸil. YaÅŸamın böylesine bir dönemde bile örtülemeyen sayısız güzelliÄŸi, düzenin her türlü kirliliÄŸine raÄŸmen sınırsız bir ufukta yaÅŸama özlemini, umudu ve yaÅŸamla olan bağı sıkı sıkıya koruyor. Katliamlarınızı unutmayacağız. Ä°nsanlığın acılarını iktidarınıza harç yaptırmayacağız. Memik OÄŸlanlar sıcakcık yataklarında uyuyacak, özgür büyüyecek.Â
