Kıbrıs’ın bölünmesinin üzerinden tam 50 yıl geçti. Bugüne gelindiÄŸinde açıkça görülüyor ki emperyalist kapitalist sistem devam ettiÄŸi sürece adanın birleÅŸmesi, güvenliÄŸi ve bağımsızlığı asla saÄŸlanamayacak.
1974’ten önce Rum ve Türk Kıbrıslıların bir arada yaÅŸadığı 600 bin nüfuslu adada, ABD ve İngiliz emperyalizmi, Türk ve Yunan kapitalistleri ve adadaki faÅŸist uzantıları katliamlar yoluyla etnik bir katliam düzenlediler. Bu provokasyonlar, Kıbrıs’ın 1960’ta İngiliz sömürgeciliÄŸinden kurtarılmasının ardından hız kazandı. Kıbrıs’ın bağımsızlığını ve yarı federal bir hükümeti öngören uluslararası antlaÅŸmalar, Yunan devletinin aşırı milliyetçi EOKA B tarafından organize edilen güneydeki Kıbrıslı Türklere karşı sistematik pogromlar düzenlemesiyle en başından itibaren baltalandı ve ÅŸiddetli etnik temizliklere yol açtı.
Adadaki halkların birliğini ve eşitliğini savunan Kıbrıslı Rum ve Kıbrıslı Türk işçi liderleri ve sosyalistler, kendi uluslarından paramiliter faşist gruplar tarafından öldürüldü.
1974 yılında Yunan askeri cuntası, Kıbrıs hükümetini devirmek ve tüm adayı ÅŸiddet kullanarak Yunanistan’a ilhak etmek amacıyla Kıbrıs’ta darbe düzenledi. Bu durum, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin iki aÅŸamalı bir askeri operasyonla adanın kuzeyini ele geçirmesine bahane oldu. Orada yaÅŸayan Kıbrıslı Rum sivil nüfus güneye sürüldü. Aynı ÅŸekilde güneyde yaÅŸayan Türkler de adanın kuzeyine sürüldü. Ada asla yeniden birleÅŸtirilemedi.
Adanın bölünmesinin sonuçları bugün açıkça ortadadır. Önemli bir stratejik konuma sahip olan Kıbrıs, bugün emperyalist güçler tarafından DoÄŸu Akdeniz ve OrtadoÄŸu’da hakimiyet kurmak için batmaz bir uçak gemisi olarak görülmektedir. Adadaki İngiliz ve gizli ABD üsleri, Filistin ve Lübnan’a karşı daha büyük savaÅŸlar için ana saldırı baÅŸlatma noktası olarak kullanılacaktır. Güney kısmı, Yunanistan, İsrail ve Mısır ile birlikte aktif bir rol oynayarak, Siyonist Devlet’in sadık bir müttefiki ve aynı zamanda kara para aklama için bir cennet olarak hizmet vermektedir. Adanın Türk yönetimi altındaki kuzey kısmı, kumar, kara para, yasadışı bahis, fuhuÅŸ, uyuÅŸturucu ve diÄŸer her türlü çete iÅŸinin yuvalandığı bir bataklığa dönüşmüştür.
Tüm bu emperyalist iÅŸgallere ve müdahalelere karşı Kıbrıs’ın kendi kaderini tayin hakkını savunmaya ve Kıbrıs halklarının tüm uluslara eÅŸit haklar tanıyan bağımsız, birleÅŸik ve sosyalist bir federasyonu için mücadeleyi desteklemeye devam edeceÄŸiz.
• Kıbrıs Halkının Kendi Kaderini Tayin Hakkının Tanınmalıdır!
• Kıbrıs’taki Tüm Yabancı Askerler ve Üsler Dışarı!
• Kahrolsun garantör ülkeler rejimi!
• Yaşasın tüm uluslarara eşit haklar sağlayan Bağımsız Birleşik Sosyalist Kıbrıs!
• Mafyalar ve Çeteler Kıbrıs’tan Defolun!
• Kahrolsun Milliyetçilik, Irkçılık ve Şovenizm!
• Yaşasın Proletarya Enternasyonalizmi!
SEP (Türkiye)
OKDE Spartakos (Yunanistan)














