"Stratejik Sığlık" Cerablus'ta!
Cerablus operasyonu başladı. Hedef IŞİD mi? Elbette değil. Asıl hedef Kürt hareketi. Nedeni açık. YPG’nin ana bileşeni olduğu Suriye Demokratik Güçleri’nin (S.D.G) Membic operasyonuna kadar A
KP sessizdi. Membic operasyonu bittikten sonra AKP’yi bir korku sardı. Çünkü Membic operasyonu, kantonların birleştirilmesi hedefine yönelik atılan en büyük adımdı. Kantonların birleşmesi Membic ile Afrin hattının birbirine bağlanmasıyla tamamlanacaktı. Bu iki bölgenin arası 128 KM. Yani, Membic’den ortalama hızla giden bir araca binseniz, 2 saat 10 dakikada Afrin’e ulaşırsınız. Membic’in batısındaki ve Afrin’in doğusundaki bölgelerin de YPG’nin elinde olduğunu düşündüğümüzde, kantonların birleşmesinin önündeki engelin 100 KM’den daha az olduğunu söyleyebiliriz.
İşte AKP’yi korkutan tam olarak buydu. Cerablus operasyonunun asıl hedefi, Kürt kantonları arasında tampon bölge oluşturmak ve kantonların birleşmesini engellemek… Daha düne kadar “Kobani düştü düşecek” diye sevinç naraları atanların, S.D.G’nin Membic’i almasından sonra IŞİD düşmanı kesilmesi samimi olamaz. Şimdiden kılıfları da hazır. Tayyip, “Gaziantep katliamının bedelini ağır ödeyecekler” dedi. 10 Ekim katliamını devletin istihbaratının bildiği halde engellemediğini sağır sultan bile biliyor. Keza, Suruç katliamı da aynı şekilde… Bu masallara inanmıyoruz!
Operasyona Kimler Katılıyor?
Operasyona katılan unsurlar genel olarak Ö.S.O olarak belirtiliyor. Fakat farklı grupların operasyonda yer aldığı bir gerçek. Örneğin Suriye’deki Türkmenlere yakın bazı sosyal medya hesaplarından Cerablus’a düzenlenen operasyona katılan Sultan Murad Tugayları’nın fotoğrafları paylaşıldı.
Sultan Murad Tugayları Suriye’deki selefi gruplardan biri. Türkmen grupların bir çatı altında birleştirilmesi çabasının ürünü. Halep’te Nusra ile birlikte operasyonlara katılıyorlar. Ahrar-Uş Şam gibi Selefi gruplarla Halep başta olmak üzere Suriye’nin çeşitli bölgelerinde ortak hareket ediyorlar. Üyelerinin MİT tarafından eğitilip donatıldığı iddia ediliyor. Bu “tugayın” lideri Yusuf El Salih, Azez Türkiye sınırı arasındaki Karaköprü köyünden. 1999’dan sonra (Suriye Türkiye arasında imzalanan Adana Anlaşması) Türkiye devletiyle ilişkisi arttı. Ve bugün tamamıyla AKP’nin güdümünde Selefi bir örgüt olan Sultan Murad Tugayları, IŞİD’e karşı Cerablus operasyonuna katılıyor. Kafa kesen cihatçılara karşı, kafa kesen cihatçılar. Ne tablo ama!
Bu noktada ABD faktörünü de unutmamak gerekiyor. ABD operasyona fiili destek veriyor. Düne kadar AKP’yi darbeyle devirmek isteyen ABD, operasyonun Kürt hareketi açısından sonuçlarını bildiği halde AKP ile ortak iş tutup Cerablus operasyonuna katılıyor. ABD Ortadoğu’yu bataklığa çevirdi. Yetmezmiş gibi bu bataklığa benzin döküp ateşe veriyor. Bu noktada Kürt hareketinin sağlam ve kararlı adımlar atması son derece önemli. Şu ana kadar Kürt hareketinden gelen ilk tepkiler sertti. Salih Müslim, “Türkiye, Suriye batağında çok şey kaybedecektir. Türkiye Suriye batağındadır. DAİŞ gibi o da bozguna uğrayacaktır” dedi. Operasyondaki ABD faktörünün de gözden kaçırılmaması ve açıkça eleştirilmesi gerekir…
Sonuç
Türk ordusu ve destekçisi kara unsurları Cerablus’ta çatışmaya devam ediyor. Son gelen bilgiler, Cerablus’un güneyindeki Kıvırcık köyüyle birlikte 5 köyün koalisyon tarafından ele geçirildiği ve Cerablus’tan IŞİD’in çıktığı/çıkartıldığı yönünde. IŞİD’in El Bab yönüne çekildiği söyleniyor.
Operasyonun sonucu ne olursa olsun AKP, Suriye bataklığına Türkiye halklarını da çekmiştir. Düne kadar “Her sakallıyı IŞİD’li diye gözaltına alamayız” diyen AKP’nin bugün birden bire IŞİD düşmanı kesilmesi samimi değil.
Bundan sonraki süreçte Türkiye’nin her yerinde bombalar patlayabilir. İstihbaratı enişteden alan bir hükümetin, olası bombalı saldırıları engellemesini beklemek çocukça bir beklenti olur. Bu bataklığa çekilmeye müsaade etmeyeceğiz! AKP’nin Cerablus operasyonu sinsi bir planın tezahürüdür. Ses çıkartmazsak bedelini yine bizler ödeyeceğiz!
bolsevik.org