Kolombiya’da Kitlesel Genel Grev ve İsyan
Devrimlerin kıtası Latin Amerika’da sınıf mücadelesi, Kolombiya’da da yükselişe geçti. Dün, 40 sendikanın birlikte ilan ettiği 12 saatlik bir genel grev gerçekleştirildi. Grevle birlikte ABD destekli sağcı iktidar Duque’nin neoliberal politikalarına karşı kitleselleşen siyasal eylemler ortaya çıktı. 1970’lerden bu yana en kitlesel grevini gerçekleştiren Kolobiya’da, ülke çapında yüz binler sokağa döküldü.
Neoliberalizme İsyan
Emekçiler Duque iktidarının IMF ve Dünya Bankası ile yaptığı anlaşmaların bir sonucu olarak ülkeye dayattığı emek düşmanı kesinti paketlerine karşı, dünyanın genelindekine benzer biçimde, Kolombiyalı emekçiler harekete geçti. Sendikaların, pek çok sektörlerde aynı anda ilan ettiği grevle Meclis’te kesinti paketinin tartışıldığı gün sokaklar isyan etti. Halkın yüzde 20’sinin aşırı yoksulluk sınırı altında yaşadığı Kolombiya’da emekçilerin maaşlarının azaltılması gündemde. Paket, genç emekçiler için ise şimdiki ortalama ücretlerin de altında bir ücreti dayatıyor. Aynı paket, emekçilerden alınacak olan vergide artış, özelleştirme, kamu harcamalarında azalma, sosyal sağlık ve güvenlik sisteminin budanması, emeklilik hakkına saldırı gibi pek çok başlıkta saldırı içeriyor. Paketin tartışıldığı sıralarda parlamentoyu kuşatan binler polisin saldırısına rağmen gece saatlerine kadar eylemlere devam etti.
Eylemlerdeki bir başka motivasyon da, aşırı sağcıların yerli halkların liderlerine yönelik sistematik saldırılar. Aşırı sağcılar, tıpkı Bolivya’da olduğu gibi, yerli halkların liderleri ve örgütlerine yönelik sistematik saldırı düzenliyorlar. 2016 yılında başlayan süreçle FARC’ın çözülmesi ve iflası ile birlikte faşist güçlerin saldırılarının hızlanması ve dönemin şovenist havası ile aşırı sağın iktidara taşınması Kolombiya halkı için bir süredir toplumsal memnuniyetsizliği de yükseltiyordu. ABD destekli Duque, neoliberalizmin de azgın uygulayıcısı olduklarından yerli halklar ve emekçilerin dün gerçekleştirdiği grev kıtanın genelinde olduğu gibi adeta kitlesel bir isyana dönüştü.
Grevden bir gün önce, sendikacıların ve öğrenci liderlerinin evleri basıldı, Kolombiya sınırları kapatıldı ve 170 bin asker sınırlara gönderildi. Her türlü baskıya rağmen sokağa çıkan emekçiler, başkent Bogota’nın bütün sokaklarını doldurdu; ulaşım, eğitim ve sağlık alanında etkili bir greve imza attı. Sendikalarda örgütlü binlerce emekçi, polisin acımasız saldırılarına karşı saatlerce çatışarak cevap verdi ve özellikle meclisin etrafında sert karşılaşmalar meydana geldi. Cali kentinde akşam 7’den sonra sokağa çıkma yasağı ilan edildi.
Duque İktidarı
Haziran 2018’de seçimleri %54 ile kazanan Duque, , aşırı sağcı ölüm mangaları ile el ele FARC’ın teslim anlaşmasına bile karşı olan ve uyuşturucu kartelleri ile derin bağlantıları sahip kesimin temsilcisi. FARC’ın boşalttığı alanlar aşırı sağcı paramiliterler ve uyuşturucu kartelleri tarafından dolduruluyor. Devlet tarafından korunan sağcı paramiliter çeteler sistematik bir şekilde yerel halkın sol-sosyalist eylemcilerini katlediyor. 2017 Ocak ayından günümüze en az 627 kişi öldürüldü. Duque, iktidara geldiğinden bu yana, en az yerli halktan en az 135 kişi katledildi.
Son iki yıldır, öğrencilerin ücretsiz eğitim talebi ile sık sık eylemlerle sokağa çıktığı Kolombiya’da Ekim ayı içinde yine kitlesel öğrenci ve öğretmen eylemleri gerçekleşmiş ve bu eylemler polis şiddeti ile bastırılmaya çalışılmıştı. İktidar, faşist çeteleri kullanarak öğrenci liderlerini tehdit etmekte. Faşist kontgerilla güçlerinin FARC’a karşı on yıllardır desteklendiği Kolombiya’da ISL üyesi öğrenci lideri Reyes de bu karanlık güçler tarafından ölümle tehdit ediliyordu.
Latin Amerika’da İsyan Yayılıyor
Ekvador’da, haklın dört bir koldan başkenti kuşatarak iktidarı başkentten kaçmaya zorladığı ve IMF paketini askıya aldırdığı mücadele, mecliste paketin olduğu gibi yeniden geçmesi ihtimalinin güçlenmesi ile birlikte yeninden sokaklara inecek gibi görünüyor. Şili’de 30 yıllık darbe anayasasını değiştirmek için sokakları terk etmeyen görkemli mücadele Nisan ayında gerçekleşecek olan anayasa referandumu sürecini başlattı. Bolivya’da aşırı sağın darbesi karşısında halk sokaklarda olmaya devam ediyor. Şimdiye kadar en az 20 ölü var. Yerli halklar, her cenaze törenini bir eyleme dönüştürerek direnmeye devam ediyorlar.
Böyle bir Latin Amerika’da, egemenler son derece tedirgin. Son kamuoyu araştırmalarına göre Başkan Duque’nin desteği yüzde 27’ye düştü ve emekçilerin en ufak bir hareketliliğinin isyana dönüşmesi tehlikesi, Kolombiya egemenlerinin aşırı saldırgan davranmasına neden oluyor. Başkent Bogoto’da Şili, Bolivya ve Ekvador halkının mücadelelerini de selamlayan eylemlerde “Güney Amerika Uyanıyor” sloganları da yerini alırken, bu korkunun ne kadar haklı olduğu da bir kez daha görülmüş oldu.