Mephisto Kitabevi’nin Beşiktaş şubesinde 12 gündür direniş sürüyor. Kötü çalışma koşullarına karşı direnişe geçen kitabevi çalışanlarının hikayesi özellikle sektörün genelinde hüküm süren sömürüyü özetliyor: Düşük yemek ücretleri, uzun çalışma saatleri, dinlenme alanlarının yetersizliği, itiraz eden çalışanların işten atılması, mobbing…
Direnen işçiler aşağıdaki mektupla direnişlerinin gerekçelerini anlatırken, kitabevini de sordukları sorulara açıklama yapmaya davet ettiler:
“Mephisto DireniÅŸi birinci haftasını doldurdu. Bir haftanın ardından büyük bir umutla ÅŸunu söylüyoruz; iyi ki baÅŸlamışız. Her gün yüzlerce insana haklılığımızı anlatıyoruz, bizim gibi ağır koÅŸullarda çalışan onlarca genç arkadaşımızla dertleÅŸiyoruz. Bir hafta önce önümüzde iki yol vardı: Ya bu direniÅŸe baÅŸlayacaktık ya da bir başımıza haksızlığa uÄŸramanın burukluÄŸuyla, insana olan inançsızlığın karamsarlığıyla hayatımıza devam edecektik. Biz ilkini tercih ettik. Ve büyük bir mutlulukla yineliyoruz; biz bu direniÅŸi ÅŸimdiden kazandık!
Aradan geçen bir haftada, Mephisto yönetimi tarafından hakkımızda çok şey söylendi. Herkesin huzurunda dile getirilen her suçlamaya bir bir cevap vermek istiyoruz.
Bizim için, baÅŸlattığımız direniÅŸle, Mephisto’ya geri dönüşü olmayan zararlar verdiÄŸimiz söyleniyor. Sorunlarımızı içeride çözebilirdik, eyleme ne gerek vardı deniyor. Sorunları çözmek isteyen bizdik, yokuÅŸa süren siz. Aralık ayının ortasında dinlenme alanı ve yemek ücreti konusunda yazdığımız ve altına tüm çalışanların imza attığı dilekçeyi hatırlatırız. Bu dilekçeye cevap dahi vermediniz. Ocak ayının son haftasında yönetimin davetiyle yapılan toplantıda, sorunlarımızı hep birlikte dile getirdiÄŸimizde verdiÄŸiniz cevabı hatırlatırız: “ArkadaÅŸlar bu talepleri karşılamamız im-kan-sız”. Tepkileri baskılamak için insanları sebepsiz yere iÅŸten çıkartan da, “iÅŸini hakkıyla yapanların ekmeÄŸiyle oynamak Mephisto’ya yakışmaz, bizi iÅŸe geri alın” uyarılarını dikkate almayan da sizdiniz. Bu yüzden gönül rahatlığıyla söylüyoruz; Mephisto’ya zarar verenler maÄŸaza önünde başı dik hakkını arayanlar deÄŸil, insanları bu koÅŸullarda çalışmaya mahkum edip, itiraz edenleri “iÅŸsizlik sopasıyla” dövmek isteyenlerdir.
Ä°kinci olarak bu direniÅŸin arkasında Mephisto’ya zarar vermek isteyen baÅŸka güçler var deniyor. DireniÅŸin birinci haftasında açıkça görüldü ki bu direniÅŸin arkasında “birileri” var. Emekten yana olanlar, gönülden destek veren üniversite öğrencileri, vicdanlı BeÅŸiktaÅŸ insanı ve dahası… Çok haklı bir mücadele veriyoruz ve arkamızdaki büyük destekle direniyoruz. Bu sizi neden rahatsız ediyor? Bir başımıza kalmamızı mı tercih ederdiniz? Ne bizim ne de bize destek verenlerin derdi bir kitapçıya zarar vermek olamaz. Mephisto yönetimi kara çalmayı bırakmalı ve bu insanları kapı önünde direniÅŸe itecek ne yaptım diye kendine sormalı diye düşünüyoruz.
Üç yıldır deÄŸiÅŸmeyen günlük 9,60 tl yemek ücretinin iyileÅŸtirilmesi yönündeki talebimiz reddedildi. Gerekçe olarak, yeni açılan maÄŸazayla birlikte toplamda dört ÅŸubesi bulunan ÅŸirketin zararda olduÄŸu söylendi. “Masada dört küp ÅŸeker varsa ve biz altı kiÅŸiysek, dördü altıya bölüp paylaÅŸmak gerekmez mi” dendi. Bugüne kadar ortaya çıkan zenginliÄŸi paylaÅŸtığımız falan yok.. Milyonlarca lira yatırım yapılan yeni ÅŸubenin açıldığı hafta, “kriz var, bizi idare edin” demeye gelen açıklamalar açıkçası bize inandırıcı gelmiyor. Uzun zamandır ortada idare edecek bir tablo da bulunmuyor. Zaten Mephisto’da minimum koÅŸullarda çalıyoruz. Açlık sınırında bir maaÅŸ yani asgari ücret alıyoruz. Bunun yanında yeterli beslenmeyi talep etmekten daha insani bir ÅŸey olabilir mi?
Geçtiğimiz hafta içi mağaza yönetimi ile çalışanlar arasında bir toplantı gerçekleşti. Bu toplantıda, kağıt üzerinde varolan fakat aylık ulaşması imkansız yüksek ciro kotoları nedeniyle gerçekte olmayan prim sisteminde kimi iyileştirmeler yapılacağı ve kotaların düşürüleceği belirtildi. Yemek ücreti talebine cevap olarak önerilen performansa dayalı ve muğlaklıklar içeren prim sisteminin gösterilmesini anlamıyoruz. Yeterli beslenecek bir yemek ücreti bizim en doğal ve tartışılmaz hakkımız. Bunun mağaza cirosuyla, çalışan performansıyla nasıl bir ilişkisi olabilir? Daha çok çalışırsanız doyabilirsiniz: söylenmek istenen bu mudur?
PeÅŸpeÅŸe iÅŸten çıkartılan arkadaÅŸlarımızdan ikisinin iÅŸten çıkartılma sebeplerini geçtiÄŸimiz hafta Mephisto yönetimiyle yapılan görüşmede öğrenmiÅŸ bulunuyoruz. Bir arkadaşımız, müşterilerle ilgilenmesi, iÅŸ disiplini konusunda “örnek gösterilen” bir çalışanmış fakat biraz “somurtkanmış” . DiÄŸer arkadaşımızın ise iÅŸ performansında bir sorun yokmuÅŸ ama maÄŸaza müdürünün “alınacak idari kararlara uymayacağı yönündeki varsayımı” üzerine iÅŸten çıkartılmış. Kastedilen mobbing ve emek düşmanı kararlardır. ArkadaÅŸlarımızdan biri baÅŸka bir ÅŸubeye “iki hafta deneme süresi” koÅŸuluyla iÅŸe geri alınabilirmiÅŸ. Bu suçlamaları ve yapılan öneriyi gülünç buluyoruz. Bu arkadaÅŸlarımızı kapı önünde gören ve iÅŸten çıkarıldıklarını öğrenen daimi müşterilerin ÅŸaÅŸkınlığı bile bu açıklamaların ne kadar yersiz ve yetersiz olduÄŸunu gösteriyor.
Mephisto Kitabevi yönetimine sesleniyoruz: kamuoyuna bir açıklama yapınız ve sorularımızı cevaplayınız.
1- Kapı önünde direnen arkadaşlarımız neden işe geri alınmıyor?
2- Günlük 9,60 tl yemek ücretinde daha ne kadar ısrar edeceksiniz?
3- 9 saat ayakta çalışan işçileriniz insanca bir dinlenme mekanı hak etmiyor mu?
4- Çalışanlarınızın örgütlü hareket etmesini neden bir tehlike olarak görüyorsunuz?”
