SEP: Tek Adam Israrı Ülkeyi Batırıyor: Başkanlığa #HAYIR!
Patlamalar, katliamlar, tıka basa dolu cezaevleri, tamamen iflas etmiş dış politika, kapıya
dayanan büyük ekonomik kriz…
Bu zamana kadar yasal ve yasal olmayan her türlü gücü fiili olarak ele geçiren saray, ülkeyi tek başına yönetmek istiyor. Seçimler ve zaten göstermelik demokrasi tarihe karışsın isteniyor.
Geleceğimiz tek adamın keyfiyetine, onun günlük emirlerine teslim edilemez.Yeni anayasa, başkanlık kararnameleri ile Erdoğan parlamentoyu ve siyasal partileri yok sayacak bir sistem istiyor. Zaten OHAL ve hukuksuzluğun sıradanlaşması ile yönetilen ülkede başkanlık rejimi hesap sorulması imkansız bir başkanlık öngörüyor.
AKP, iktidarda olduğu yıllar boyunca sözde 12 Eylül’e muhalif bir söylem ile anayasayı değiştirmek istiyor. Ancak tıpkı 12 Eylül darbecilerinin kullandığı yöntemlerle: OHAL altında, tüm eylem ve etkinliklerin yasaklandığı bir başkentte, meclis önündeki protestolara polis ordusuyla saldırarak, milletvekillerini açık oy vermeye zorlayarak… Üstelik Meclis TV’yi bile kapalı tutup halkın anayasanın içeriğine dair en ufak bir sesi duymasının önüne geçiliyor. Bu anayasanın ve başkanlık rejiminin ne getireceği bugünden bellidir. Bu koşullar altında anayasa görüşmeleri gayrı meşrudur. Her bir adımı hukuksuzlukla doludur.
AKP’nin yaptıkları, yapacaklarının garantisidir. Eline yüzlerce insanın kanı bulanmış, bu ülkede yaşayan milyonları birlikte yaşayamaz halde kutuplaştırmış diktatörün başkanlık ısrarı ülkeyi giderek daha derin bir kutuplaşmaya sürüklüyor.
Başkanlık ısrarı ülkeyi batırıyor. Bombalar susmuyor, ekonomik kriz bu gerginlik ortamında dünyadaki en değersizleşen paranın TL olmasını sağlıyor. Kriz , yüksek enflasyon, küçülme ve işsizlikle kapımıza dayanıyor.
AKP yönetemiyor.
Her yerinden beceriksizlik ve iflas fışkıran iktidar, piyasacılığa teslim ettiği ekonomide elektrik kesintilerini bile engelleyemiyor. Hayat pahalılığı, emekçilerin haklarının tek tek gasp edilmesi, açlık sınırının atında 12 saat çalışan; iş güvencesi tek bir KHK keyfiyetine bağlanmış milyonlarca insan.
Bu ülkenin insanları insanca, güven ve kardeşlik ortamında yaşamayı hak ediyor. Bunu yapacak özne ise tüm bu dertleri başımıza açan AKP ve onun sınırsız ve hukuksuz her şeyi isteyen lideri olamaz.
Tek adam ısrarı bu ülkeyi daha da yaşanmaz hale getirir. Toplumsal gerilim ve kutuplaşma milyonları birbirine düşmen eden siyasi anlayış son bulmadan ortak bir geleceğimiz olamaz.
AKP ve Erdoğan ülkeyi batırıyor ve kendisini kurtarmak, ayakta kalmak için de başka şansı yok! O yüzden referanduma giderken OHAL uzatılıyor, akıl almaz şekilde muhalefet etme potansiyeli olan herkes susturulmaya çalışılıyor.
AKP ve Erdoğan sıkışmış durumda ama sıkıştığı için ondan kurtulmanın, hayatlarımızı cehenneme çeviren 14 yıllık iktidarına son vermenin kestirme bir yolu yok.
Ancak başkanlığa HAYIR diyerek bu gidişi durdurmak üzere bir başlangıç yapabiliriz.
Milyonlarız. Kendimize ve gücümüze güvenelim.
Ülkeyi emek, özgürlük, kardeşlik temelinde tekrar kurmak için sosyalistlere katıl!
BAŞKANLIĞA HAYIR!