Sosyalizm Kazanacak!
/ Devrimci Perspektif / Halep’in Düşmesi İç Savaşın Kaderini Çizecektir – V.U. Arslan

Halep’in Düşmesi İç Savaşın Kaderini Çizecektir – V.U. Arslan

on 13 Aralık 2016 - 15:43 Kategori: Devrimci Perspektif, Dünyadan, V. U. Arslan

V.U.Arslan

Suriye’nin en büyük kenti ve ekonomik merkezi olan Halep, Esad karşıtı isyana başından beri mesafeli yaklaşmış, hatta kentte üniversitedeki kısmi protestolar dışında gösteri bile düzenlenmemişti. Bu yüzden isyancılar Halep’i hain ilan etmişlerdi. Alevilerin kayda değer bir nüfusu olmadığı Halep’in Esad’ın yanında durması, başından beri Türkiye’de “kanalizasyon medyasının” propaganda ettiği mezhepsel iddiaları çürüten en önemli kanıtların başında geliyordu.

Ne var ki silahlı isyan başta AKP Türkiye’si olmak üzere çevre ülkelerin desteğiyle büyüdüğünde Türkiye sınırındaki Halep binlerce milisin baskınıyla düşme noktasına gelmişti. Suriye ordusu şehrin batı yakasında ancak tutunmuştu. Halkın önemli bir bölümü de evi barkı diğer tarafta olmasına rağmen şehrin batısına göç etmişti. Şayet Halep halkı isyancıları desteklemiş olsaydı Halep’in tamamen düşmesi kaçınılmaz olurdu. Derken Suriye ordusu, esas olarak da müttefiklerinin sayesinde, durumu toparladı ve taarruza başladı.

Halep’in Düşüşü

Halep’in düşmesi, 5.5 yıldır devam eden Suriye iç savaşının en kritik gelişmelerinden birisi oldu. Suriye ordusu ve müttefiki kuvvetlerin Halep’in doğu yarısını, üstelik bu kadar hızlı bir şekilde düşürmesi iç savaşın dönüm noktası olmaya aday bir gelişme. Halep’in doğu yarısında kuşatılan İslamcıların uzayan şiddetli bir kent savaşı sonrasında anlaşmaya gidip İdlip’e geçmeyi kabul edecekleri bekleniyordu. Bu tip anlaşmalar son dönemde artmış ve özellikle başkent Şam etrafındaki yerleşim birimlerinden İdlip’e toplu geçişler yapılmıştı.

Ne var ki İslamcıların yeterli direnişi koyamayacakları anlaşılınca Esad ve kumandayı elinde tutan Rusya böyle bir anlaşmaya yanaşmadı. Anlaşma yerine “teslim ol ya da öl” seçeneği devreye sokuldu ve gerçekten de gerçekleşen bu oldu. Suriye ordusu daha sonra karşısında bulacağı binlerce İslamcıyı İdlip’e geçirmek yerine hazır fırsat varken tamamen ya da büyük çoğunlukla elimine etmeyi tercih etti ve bunu başardı. Halep’in bu şekilde sonlanması, hâlâ kuşatma altında bulunan ya da ileride bu duruma düşmesi muhtemel isyancılar için büyük bir gözdağı oldu.

Halep’ten Sonrası

Suriye ordusu, İran güdümlü Iraklı Şii milisler, Hizbullah, Filistinli milis güçleri ve bu arada Rusya bütün güçleriyle Halep’e yüklenmişlerdi. Halep şehrinin alınmasıyla on binlerce savaşçı başka bölgelere sevk edilebilecek. Bu da sahadaki askeri güç dengelerini tamamen değiştirecektir.

Diğer taraftan geçtiğimiz pazar günü IŞİD’in tarihi Palmira’yı çok hızla ele geçirmesi ve çekilen savunma kuvvetlerinin onlarca tank ve diğer ağır silahları IŞİD’e bırakması, utanç verici bir bozgun oldu. Oysa Rusya Palmira’nın IŞİD’den kurtarılmasının ve bunda kendisinin rolünü o kadar propaganda etmişti. Birçok cephede farklı düşmanlarla çok kritik savaşlar veren IŞİD karşısında alınan bu son bozgun da gösteriyor ki Suriye’de iç savaşın bitmesinden bahsetmek için henüz çok erken. Diğer taraftan Palmira’nın askeri strajik açıdan çok önemli bir pozisyonda olmadığının altını çizmek gerekiyor. Yine de Suriye ordusu ve müttefiklerinin Halep’ten sonraki ilk iş olarak Palmira çöllerindeki IŞİD ilerleyişini durdurmaları gerekiyor.

Ardından savaşın sonlanması için olmazsa olmaz olan Türkiye sınırının kontrolü meselesi geliyor. Bunun için de Suriye ordusunun İdlip’e yüklenmesi şart. Suriye ordusu muhtemelen Halep’in güneyinden ilerlemeye çalışarak İdlip’teki İslamcıların kontrolündeki alanı ikiye ve daha ufak parçalara ayırarak ilerlemeye çalışacaktır. Diğer taraftan İslamcıların o bölgede bir hayli kalabalık olduğunu ve sırtlarını AKP Türkiyesine yasladıklarını unutmamak gerekiyor.

Savaşın Olası Diğer Dönüm Noktaları

  • Halep’in düşmesiyle Esad’ı devirmek için ümitleri tükenen isyancılarda savaş azminin düşmesi ve Suriye ordusundan gelen basınçla yüzleşildiğinde çözülmelerin baş göstermesi. Nusra gibi en fanatik unsurların yanlızlaşması. Bundan sonraki günler ve haftalar içerisinde Suriye ordusu kayda değer ilerlemeler gösterirse bu eğilim gerçeğe dönüşebilir.
  • Irak’ta Musul’un kurtarılması ve on binlerce motive Hashdi Şabi milisinin Suriye’ye Esad’a desteğe gelmesi. Buradan elde edilen güçlerle savaşın kritik cephelerinde dengelerin değiştirilmesi ve Suriye ordusundaki insan açığının tamamen kapanması.
  • ABD, Türkiye ya da Körfez emirliklerinin isyancılara omuzdan atılan füzeler vererek Esad’ın hava üstünlüğüne büyük bir darbe indirmesi. (buna misilleme olarak aynı füzeler Yemen’deki Husilere ve PKK’ye verilebilir.)
  • ABD’nin yeni başkanı Trump’ın dış politikasının Suriye’de Rusya’ya yakınlaşması. Diğer taraftan Pentagon’un Trump ile aynı fikirde olmadığı kimse için sır değil.*
  • Al Bab ve çevresinde TSK ve desteklediği gruplarla Kürt güçlerinin ve bu arada Suriye ordusu arasında topyekün bir savaş çıkma ihtimali. Şam’ın doğu kırsalındaki kuşatma altındaki yerleşim birimlerinin de Halep’te olduğu gibi düşürülmesi ve buradaki Suriye ordusu ve Hizbullah’a ait elit birliklerin serbest kalması.

Yorumlar Kapalı

Yorumlar Kapalı